Evrenin Genişlemesini Kim Buldu

Evrenin Genişlemesini Kim Buldu?

Evrenin genişlemesi, evrenin zaman içinde genişlediği ve tüm gök cisimlerinin birbirinden uzaklaştığı bilimsel bir olgudur. Bu olgu, evrenin başlangıcının Büyük Patlama olduğunu gösteren en önemli kanıtlardan biridir.

Evrenin genişlemesini ilk keşfeden kişi, Amerikalı astronom Edwin Powell Hubble’dır. Hubble, 1929 yılında yaptığı gözlemler sonucunda, uzak galaksilerin Dünya’dan uzaklaştığını ve Dünya’ya olan mesafe arttıkça uzaklaşma hızının da arttığını göstermiştir. Bu gözlemler, Hubble Yasası olarak adlandırılan bir yasanın temelini oluşturmuştur.

Hubble Yasası’na göre, bir galaksinin Dünya’dan uzaklığı ne kadar büyükse, uzaklaşma hızı da o kadar büyüktür. Bu yasa, evrenin genişlemesinin doğruluğunu ve evrenimizin bir zamanlar daha küçük ve daha yoğun olduğunu göstermektedir.

Evrenin Genişlemesine Dair İlk Görüşler

Evrenin genişlemesi fikri, ilk olarak 1917 yılında Albert Einstein tarafından ortaya atılmıştır. Einstein, genel görelilik teorisini geliştirirken, evrenimizin statik, yani zaman içinde değişmeyen bir yapıya sahip olduğunu varsaymıştır. Ancak Einstein’ın teorisinin matematiksel çözümleri, evrenimizin genişlediğini gösteriyordu. Einstein, bu sonucun gerçek olmadığını düşündüğü için, teorisine bir sabit ekleyerek evrenimizin statik kalmasını sağlamıştır. Bu sabit, bugün “Einstein sabiti” olarak bilinmektedir.

Einstein’ın sabitinin gerçek olmadığı, 1929 yılında Hubble’ın gözlemleri sonucunda ortaya çıkmıştır. Hubble’ın gözlemleri, evrenimizin genişlediğini ve Einstein’ın teorisinin yanlış olduğunu göstermiştir.

Evrenin Genişlemesinin Diğer Delilleri

Hubble’ın gözlemleri, evrenin genişlemesinin en önemli kanıtıdır. Ancak evrenin genişlemesini destekleyen başka kanıtlar da bulunmaktadır. Bu kanıtlar arasında şunlar sayılabilir:

  • Kızıla kayma: Uzak gökadaların ışıklarının, Dünya’ya ulaştığında kırmızıya kaydığı gözlemlenmiştir. Bu kırmızıya kayma, gökadaların uzaklaşmasının bir sonucudur.
  • Raman saçılması: Uzak gökadaların ışıkları, Dünya atmosferinde bulunan gazlar tarafından saçıldığında, bu ışığın dalga boyunda bir değişiklik meydana gelir. Bu değişiklik, gökadaların uzaklaşmasının bir sonucudur.
  • Cephesel dağılım: Uzak gökadaların ışıkları, Dünya atmosferinde bulunan gazlar tarafından büküldüğünde, bu ışığın deseninde bir değişiklik meydana gelir. Bu değişiklik, gökadaların uzaklaşmasının bir sonucudur.

Bu kanıtlar, evrenin genişlemesinin doğruluğunu güçlü bir şekilde desteklemektedir.

Evrenin Genişlemesinin Evren Teorisine Etkisi

Evrenin genişlemesi fikri, evrenin başlangıcı ve gelişimi hakkındaki teorileri önemli ölçüde etkilemiştir. Evrenin genişlediğinin anlaşılması, evrenimizin bir zamanlar daha küçük ve daha yoğun olduğunu ve Büyük Patlama adı verilen bir olay sonucunda oluştuğunu göstermektedir.

Büyük Patlama teorisine göre, evrenimiz yaklaşık 13,8 milyar yıl önce, çok küçük ve çok sıcak bir noktadan patlama şeklinde oluşmuştur. Bu patlama sonucunda evren hızla genişlemeye başlamıştır. Evrenin genişlemesi, bugün de devam etmektedir.

Evrenin genişlemesi, evrenin sonu hakkındaki teorileri de etkilemiştir. Evrenin genişlemesi, evrenin sonunun nasıl olacağı konusunda iki olasılık ortaya çıkarmaktadır.

  • *Eğer evrenimiz genişlemeye devam ederse, sonunda tüm gök cisimleri birbirinden o kadar uzaklaşacaktır ki, birbirlerini göremeyecek ve etkilemeyeceklerdir. Bu durumda evren, karanlık ve soğuk bir boşluk haline gelecektir.
  • *Eğer evrenimiz genişleme hızını yavaşlatırsa, sonunda genişlemesi durur ve tersine dönerek küçülmeye başlar. Bu durumda evrenimiz, Büyük Patlama’nın tersi bir olay sonucunda sona erecektir.

Evrenin genişlemesi, evrenin yapısını ve geleceğini anlamamıza yardımcı olan önemli bir olgudur. Evrenin genişlemesinin sırları, bilim insanlarının hala araştırdığı bir konudur.


Yayımlandı

kategorisi