Hayata Güzel Bakmakla İlgili Sözler ve Bakmanın Yolları

Mutluluk; şöyle yapmak ya da böyle davranmakla
yakalanmaz. Mutluluk pozitivizmin zamanı, saati belli
olmadan yaydığı güzel bir kokudur.
Mutlu olmak için her zaman alıcı, hazır buluşçuluk
değildir. Vermek, dağıtmak, paylaşmak, hatta sokakta
hiç tanımadığın birine selam vermekle bile elde edilebilir.
Adamın biri, Almanyada felçli hastaların kaldığı bir
barınma evinde, ellerini kullanamayan, konuşamayan bir
hastayı ziyaret edermiş. Her gün büyük salonda toplanan
benzeri hastalar, hasta bakıcılar eşliğinde müzik dinlerlermiş.
Ziyaretçi her salona girdiğinde bütün hastalara
başıyla selam verir, özellikle konuşamayan, kımıldayamayan
hastanın yanına gider, yüzüne güler, sırtını
şefkatle sıvazlarmış. Bu tam beş yıl böyle devam etmiş.
Beş yıl sonra felçli adam vefat eder. Adam salona girer
girmez onun öldüğünü anlar, çünkü salonda ilk defa o
hasta yokmuş.
Yöneticilerden biri adamın eline bir zarf verir, zarf
ölen hastaya aitmiş.
Sıradışı 202 Fıkır
Ölmeden önce gözleriyle harfleri işaret ederek eşine
yazdırmış.
Kâğıtta şöyle yazıyormuş;
“Bu dünyada beni mutlu eden tek şey, senin salona
girerken bana gözlerinle gülüşün ve sırtımı sıvazlamandı.
Hoşça kal tek dostum!”
Bu hikâye harfi harfine gerçektir.
Burada insanlara ne verdiğin önemli değil, verdiğinin
güzel bir şey olması önemli.
Yine burada mutlu olanın mutlu olması, ne para, ne
başka bir maddi yardım, sadece bir bakış, bir dokunuştu.
İşte insan olmak ya da insanüstü olmak, insanın
kendisine bağlıdır.
Mutlu etmek, mutlu etiği için mutlu olmak…


Yayımlandı

kategorisi